Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, son gelişmeleri değerlendiren açıklamalarda bulundu. Fidan, İsrail'in Filistin topraklarındaki eylemlerini sert bir dille eleştirdi. Gazze'de yaşananları açıkça soykırım olarak nitelendiren Bakan, uluslararası toplumun bu vahşete karşı yeterince tepki göstermemesini eleştirdi.

İsrail'in İşgali ve Yayılmacılığı

Fidan, İsrail'in 1967 sınırlarını çok aşan yayılmacı politikalarını ve işgalini kınadı. Bu durumun sadece Filistin halkı için değil, tüm bölge ve dünya için büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Bakan, İsrail'in dokunulmazlık illüzyonunun artık ortadan kalktığını belirtti. İsrail'in bu eylemlerinin uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve insanlığa karşı suç teşkil ettiğini hatırlattı. İsrail'in bu politikalarına son vermesi gerektiğini ve uluslararası toplumun da bu konuda daha güçlü bir duruş sergilemesi gerektiğini dile getirdi.

Gazze'deki Soykırım ve Uluslararası Tepki

Bakan Fidan, Gazze'de yaşananları insanlık dışı bir soykırım olarak nitelendirerek, bu durumun sadece Filistinlilerin değil, tüm Müslümanların ve dünyanın vicdanını yaraladığını söyledi. Netanyahu hükümetinin bu vahşeti örtbas etmeye çalıştığını ve sorumluluktan kaçındığını belirtti. Uluslararası toplumun, özellikle de ABD'nin, İsrail'i durduracak baskıyı yeterince uygulamamasından duyduğu endişeyi dile getirdi. Bu durumun bölgesel istikrarı tehdit ettiğini ve yeni çatışmalara yol açabileceğini vurguladı. Dünyanın bu soykırımı görmezden gelmemesi gerektiğini, adalet ve hesap verebilirliğin sağlanması için baskı oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Netanyahu'nun Sorumluluğu ve ABD'nin Rolü

Fidan, Netanyahu'nun kendi hükümetinin işlediği soykırımı kapatmaya çalıştığını öne sürdü. İsrail'i durdurmak için en fazla baskı gücüne sahip olan ABD'nin bu konuda yeterince etkili olmadığını savundu. Uluslararası toplumun, Filistin halkının haklarını savunmak ve soykırımı sonlandırmak için acil ve etkili önlemler alması gerektiğini vurguladı. İşgalin ve yayılmacılığın son bulması için diplomatik ve siyasi baskının artırılması gerektiğini belirtti. Türkiye'nin bu konudaki mücadelesine devam edeceğini yineledi.